28 Ocak 2012 Cumartesi

Arz / Talep Dengesi...


Bunca sahteliğin, fark edilme çabasının, "et mezatı"nın, akıl oyunlarının içinde nasıl doğru iletişim kurulabilirdi?

Ya da "doğru" iletişim neydi? Nasıldı?..

Ayrıntılarda buluyorsunuz aslında tüm bunların cevabını. Satır başlarını değil, satır aralarını okuduğunuzda, kişiye yazılan övgü dolu yorumları bir kenara bırakıp, yergi dolu eleştirilere verdiği tepkileri inceleyince her şey ortaya çıkmaya başlıyor.

Önceki yazılarımda değinmiştim; BDSM-Fetiş kavramlarını iç içe gören, hatta BDSM'i Fetişizmin bir alt kolu olarak nitelendiren, Fetişizmi "ayağa tapma" eylemi ile eş anlamlı gören bir topluluğun içinde "iletişiyoruz".

Bu topluluktan, "Köle", "Efendi", "Dominant","Mistress" gibi kavramları zihinlerinde sağlıklı bir biçimde şekillendirmelerini beklemek de hayalperestliğin ötesine geçmeyen bir "yanılgı"dan ibaret kalıyor.

Aslında bunda "talep" edenlerin suçu, "Arz" edenlerden daha fazla...

Kişilerin düşüncelerine, tutumlarına ya da davranışlarına saygı duymak yerine, kendi kendilerine biçtikleri "statü"lerine tapınan zihniyetler ortalarda bu kadar çok dolandığı için, kendilerine statü biçmeye hevesli "hanımefendiler", "beyefendiler" de ortada çokça dolanmaya başlıyor bir müddet sonra.

Ehliyetsiz araç kullanan bir kamyon sürücüsü gibi, bir anda kendini "otoyola" atan bu "Efendi/Hanımefendi zat"lar yüzünden, nice "kazalar", "yaralanmalar", "kırılmalar" olması da gayet doğal.

Siteye girdiği ilk andan itibaren, henüz tek bir kelam etmeden, rumuzundaki "mistress" kelimesini bir "nimet" gören bu hanımefendiler, her başlık altında, fütursuzca, öyle yorumlar, yergiler, aşağılamalar yapmaya başlıyorlar ki, sanırsınız yaratıcı güç bunların sağ ellerinde tuttukları asada vs..

Yahut "köleler"...

Siteye giren her "mistress" LAKAPLI rumuza öyle yalakalıklar, yaranmalar, lütuflar, iltifatlar hatta vaadler dökmeye başlıyorlar ki, sanırsınız az önce siteye bir ömür bekledikleri o yüce tapınılası insan üye oldu?

Neden?.. Nasıl yani?.. Bu kadar basit mi tapmak? Ya da "taptırmak"??...

Evet işte bu kadar basite indirgiyorlar...

Ortada öyle sahte bir "alış-veriş" söz konusu oluyor ki, muazzam bir pazar kitlesi oluşuyor ve ARZ-TALEP dengesi kendiliğinden kuruluyor...

Komik.. :]

Peki ya neydi Efendi?..

Neydi Hanımefendi?

Köle neydi.. Sub neydi... Ne olmalıydı? Ne olmamalıydı?..

Düşünmeli..

Hadi düşünelim öyleyse...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *